II. ve III. Mahmutbey vakaları, ilk idari para cezası ve itiraz

Sevgili günlük,

Sana anlatacaklarım oldukça birikti son on gündür. Mahmutbey vakalarından başlayayım…

29 Mart Cuma günü şehirler arası bir yolculuğum İstanbul’da sonlanmadan önce yine Mahmutbey’de durakladı. Yolcuların kimlikleri otobüse giren polis memuru tarafından toplandı; bir süre sonra otobüsten dışarı çağrıldım. Ön kapıda bekleyen polis, ben basamaklardan inerken “Gel bakalım babuş” dedi, içimden “Babuş mu?!” dedim, evrak işlerinin yapıldığı küçük büroya geçtim.

Burası benim için tanıdıktı. İmzalamam istenen tutanağın hazırlanması bitmişti ben odaya girene kadar. İmzadan imtina etmek istediğimi söyledim. Tutanağı hazırlayan memur pek itiraz etmedi. Bu sırada masanın diğer tarafında oturan memurla göz göze geldim; biraz dikkatli bakınca hemen tanıdım, önceki karşılaşmamızda beni göz altına almak isteyen polisti. “Daha önce de karşılaşmıştık” dedim. O da beni hatırladı: “Sen reddi vicdan mı yapıyordun, ne yapıyordun?” Vicdani retçi olduğumu yineledim, durumumda bir değişiklik olmadığını söyledim. Hemen “O zaman senin eşyalarını alalım otobüsten” dedi (Çok istiyor beni alıkoymayı, bir gün mutlaka yapacak sanırım). O sırada odaya giren başka bir polis duruma müdahil oldu, imzadan imtina edebileceğimi sorun olmadığını söyledi. Böylece II. Mahmutbey vakası da zahmetsizce, aşağıdaki tutanakla sonlanmış oldu sevgili günlük.

III. Mahmutbey vakası ise bundan bir hafta sonra yaşandı. Otobüsüm yine aynı noktada durdurulduğunda kimlik toplamaya gelen memur, yukarıdaki tutanağı hazırlayan memurdu. Alır almaz kimliğime baktı, yüzündeki ifadeden beni hatırladığını anladım. Telefonumdan önceki tutanağı göstererek, “29 Mart tarihli tutanağım var, siz doldurmuştunuz” dedim. Ona da şöyle bir bakıp “Tamam” dedi yalnızca. Birkaç dakikalık bekleyişten sonra otobüs muavini yolcuların kimlikleriyle otobüse bindi; bu sefer beni dışarı çağıran olmadı.

Başlıktan da anlayacağın üzere sevgili günlük, hakkımda kesilen ilk idari para cezası tebliğ edildi. 29 Mart’ta ben tam polislerin yanında tutanağıma bakarken, annem ‘vatsap’tan gönderdiği mesajla bana şu kağıdın geldiğini haber veriyordu:

Ertesi gün öğleden sonra muhtarlığa giderek idari para cezası kararını teslim aldım. Nüfusa kayıtlı olduğum yer Çankaya olduğu için, Çankaya Askerlik Şubesi durumumu Çankaya Kaymakamlığı’na iletmiş, İlçe İdare Kurulu da 4218 TL para cezasına karar vermişti:

Kanun kaçağı durumundayken girdiğim ilk GBT’den yaklaşık yedi ay sonra ilk idari para cezası kesilmiş, karar tarihinden bir buçuk ay sonra da bana tebliğ edilmiş oldu böylece sevgili günlük. Kararı aldıktan sonra Vicdani Ret Derneği Eş Başkanı Gökhan Soysal ile görüşerek kendisinden karara itiraz etmek için bana dilekçe desteği vermesini rica ettim. Sağ olsun, bir iki gün içinde bana dilekçeyi göndererek gerekli bilgileri verdi. Geçen Mayıs ayında gönderdiğim dilekçelerde olduğu gibi, bu dilekçe de T.C. Anayasası, ilgili kanun maddeleri ve uluslar arası sözleşmeleri alıntılayarak vicdani ret hakkının Türkiye’de tanınması gerektiğini vurguluyordu. Sonuç olarak da benim de vicdani retçi olduğum için hakkımdaki idari para cezasının iptalini talep ediyordu (Dilekçeyi okumak için tıklayabilirsiniz).

Bu sabah Çağlayan Adliyesi’ne giderek Sulh Ceza Hakimliği Ön Bürosu’na itiraz dilekçemi verdim. Ne bu dilekçeyi vermek için vezneye uğramam gerekti ne de dilekçenin fiziksel olarak Ankara’ya gitmesi için posta parası ödedim. Devletim sağ olsun, elimi cebime götürmeme gerek kalmadı. Arada didişiyoruz ama bakma sen sevgili günlük, beni seviyor aslında.

II. ve III. Mahmutbey vakaları, ilk idari para cezası ve itiraz” için 7 yorum

    1. Bir sefer gbt’ye takıldım ödeyip gitmezsem ne olur peki?Bir daha yakalanmasam genede dava açılır mı?Bakaya değilim yoklama kacağıyım.

      Beğen

      1. Para cezasını ödeyip gitmezseniz, yeni para cezaları almaya devam edersiniz. Yoklama kaçağı olduğunuz sürece de dava açılma olasılığı var. Sosyal yaşantınızı, bürokratik iş/işlemlerle ilişkinizi kısıtlayarak bunu mümkün olduğunca erteleyebilirsiniz, fakat böyle bir yaşam şekli oldukça zordur.

        Beğen

Yorum bırakın